Başbakan Sir Keir Starmer, masum insanlara ten renkleri yüzünden yapılan saldırıların protesto değil, zorbalık olduğunu açıkça belirtti. Etnik azınlıkları hedef alan aşırı sağcı gruplara tepki gösteren Starmer, "Bu bir protesto değil, şiddettir. Ülkemizde buna müsamaha göstermeyeceğiz," dedi.

Starmer, isyanların başlamasından bu yana ilk Kobra toplantısını düzenleyerek bakanlar ve polis şefleriyle bir araya geldi. Toplantının ardından yaptığı açıklamada, uzman kamu görevlilerinden oluşan Daimi Ordu'nun kurulacağını ve ceza adaletinin hızlandırılacağını duyurdu. Yüzlerce kişinin tutuklandığını ve suçluların en kısa sürede tespit edilerek cezalandırılacağını belirtti.

Hükümet, sosyal medya şirketlerine suç faaliyetlerinin platformlarında yayılmasını önleme sorumluluğu verdi. Ayrıca, isyancıları hapsetmek için yeterli boş hapishane hücresinin mevcut olduğunu doğruladı. Ülke genelinde 420'den fazla kişi tutuklandı. Rotherham'da sığınmacıları barındıran bir otele saldırı düzenlendi, bu olayda on çevik kuvvet polisi yaralandı. Benzer saldırılar Tamworth'teki bir Holiday Inn'e, Liverpool'da bir çocuk kütüphanesine ve Sunderland'daki bir Vatandaşlık Danışma Merkezi'ne yapıldı. Ülke genelinde camiler hedef alınırken, azınlıklara ait dükkanlar yağmalandı.

İçişleri Bakanı Yvette Cooper, isyanları "utanç verici" olarak nitelendirdi ve bu olayların Britanya'nın değerlerine ihanet ettiğini söyledi. Gölge İçişleri Bakanı James Cleverly, olayların aşırı sağ tarafından yönlendirildiğini belirtti. Muhafazakâr Parti liderlik adayı Cleverly, hükümetin isyanları bastırmakta yavaş kaldığını eleştirirken, Reform UK lideri Nigel Farage, Parlamentonun acilen toplanmasını ve gerekirse ordunun kullanılmasını istedi.